Doçent Sinan Ateş ardında genç bir eş ve iki küçük kız çocuğu bıraktı. Öldürülme nedeni dürüstlüğüydü. MHP’de kısa dönemli Ülkü Ocakları Başkanlığı sırasında Mersin ve Iğdır bölgelerinde büyük kazançlar sağlayan zehir ticaretine göz yummayacağı anlaşıldı. Camiasında müstakbel lider olarak görüldüğü için maazallah MHP’nin başına geçerse bu kirli ticaretle iltisaklı olanlar yanardı. İstanbul’dan çakarlı araçla özel harekât polisleri eşliğinde Ankara’ya getirilen ve MV Olcay Kılavuz’un koruduğu tetikçi tarafından kiralanan katil Başkentin göbeğinde gün ortasında bu cinayeti işleyecek kadar pervasızdı. Suikastı planlayıp organize eden ekibin bir ihtimal cüretkarlığından doğan bazı acemilikler, hatalar yüzünden olay kısa sürede açığa çıktı ve çok sayıda tutuklama yapıldı. Ancak güvenlik güçleri ve yargı hukuka göre değil siyasal ölçütlere göre davrandığı için iş çok uzadı/uzatıldı. Sonunda mahkeme katili çok yeni müebbet hapse mahkum etmiş. Tabii sayın medyamız/muhalefetimiz böyle önemsiz işlerle uğraşmadığı için hemen haberimiz olmadı.
Necip milletimizin bir ferdi olarak ben de her gün bir yenisine tanık olduğumuz hırsızlık, yolsuzluk olaylarını kanıksadım ama bu davada sadece Sinan Ateş değil ondan iki yıl önce aynı katilin öldürdüğü 24 yaşında bir başka genç de var. Uyuşturucu ticaretinin yol açtığı böylesine iğrenç bir çifte cinayete duyarsız kalmak, sıradan olay gibi bakmak mümkün mü? Üzerlerine ölü toprağı serpilmiş kırk yaş üzeri erkeklerin çoğunluğunun kılı kıpırdamaz biliyorum. Bu sorunun cevabını verecek tek güç Ata’mızın Gençliğe Hitabesi okunurken gözleri dolan kız/erkek gençlerdir, öncelikle de “Z Kuşağı” (ZK). Halen onların sabırlarını sonuna kadar zorlayan siyasetçi taifesi ateşle oynadığının farkında değil.
AKP’nin Pravda’sı Sabah gazetesinin özel ekip gönderip Almanya’daki Osmanlı Ocakları fedailerine manşetten oturduğu semtin, evinin kocaman fotoğraflarıyla hedef gösterdiği genç ve çok başarılı bir gazetecinin (Cevheri Güven) bu çok vahim ve üzücü olayın somut ayrıntılarına/delillerine yer verdiği videosunun linkini aşağıya kaydediyorum. Bakalım muhalif medyamız yarın bu haberi verme cesaretini gösterecek mi?
