Ben “dijital devrim” tsunamisi yaşamımızı alt üst etmek üzere demeye çalışırken bu akşam üzeri eşimin dinlediği TV haberlerine azıcık kulak kabartınca, tekrar “zombie” ilacımı yazan değerli Hekime ihtiyaç duyar hale geldim. Bu memlekette sinir hastası olmadan yaşamını sürdürebilen varsa, bulup heykelini dikmek lâzım. Bölgemizde ve ülkede rezillik/kepazelik rüzgarları fırtınaya evrilme sınırına ulaşmak üzere.
İnstagram kepazeliğinin ülkemizin e-ticaretine büyük akçalı zarar verme potansiyeli ortaya çıkıp, firmalardan feryatlar, ekonomistlerden uyarılar yükselince devlet erkânı benim bir gün önceki yazımda “ZAK” diye andığım Mark Zuckerberg’in adamlarıyla müzakereye oturmuş. Anlaşmaya varılırsa İnstagram tekrar açılırmış. Gazeteciler, yorumcular “heyecanla bekleşiyorlar.
İnstagram bir gece sabaha karşı neden kapatıldı bilen yok, resmî açıklama filan da yok. Böyle saçma sapan ne idüğü belirsiz bir karar uzun ömürlü olmaz diyerek “açılacak” beklentisi iyice yükselmişken, bilmem ne Bakanı çıktı “açılmayacak” diye milleti kederlere gark etti(!). Ben doğrusu bu adamı hiç ciddiye almadım. Gençler böyle bakan/makan dendiğine bakmayın. Sudan tipi başkanlık rejimimizde değerleri soba “KURUM”u kadardır. Ben şimdi size işin içyüzünü kestirmeden anlatacağım.
Erdoğan’ın bu haberler yanında verilen kısa TV konuşmasını izleyince mesele benim zihnimde tamamen aydınlandı. Reyiz çok öfkeliydi, İYİ partiye cibiliyetsiz, muhalefete ve bugün sesi soluğu pek çıkmayan CHP’ne “ev zencileri” dedi; ne demekse?.Anlaşılan yakın dostu merhum İsmail Haniye’nin taziye mesajlarına İnstagram’da yer verilmemesine fena kararmış. (Sahi buna rağmen Türkiye’den herkesin gittiği Tahran’daki cenaze törenine niye katılmadı, ben akıl erdiremedim). İki gün önce hık deyicisi F. Altun’un bu konudaki sızıldanmalarından perşembenin gelişi çarşambadan belliydi de denebilir.
Erdoğan’ın öfkeyle “kapatın şu İnstagram’ı” tâlimatını verdiği konusunda benim en küçük bir şüphem yok. Şimdi F. Altun ve BTK’nın (Bilişim Teknolojileri Kurumu) görünüşü kurtaracak bahane uydurmaları gerek. Filistin’in kardeşi(!) Arap devletlerinin bile ardından yas filan ilan etmediği Haniye uğruna bu haltı karıştırdık diyecek halleri yok. Ayıkla pirincin taşını düşünüp duruyorlar.
Bir de uzayacak müzakerelerden söz ediyorlar ya çıldırmak işten değil. Neyi müzakere edeceksin kardeşim?. Kendi ayağına ateş eden sensin. Türkiye’nin İnstagramdaki önemli denebilecek katılımcı sayısını kaçırmamak için senin hiçbir hukuki temele dayandıramadığın iddialarına eyvallah etmelerini umuyorsan ya çok cahil, ya da sırılsıklam aptalsın demektir. Bu alanda cürmün kadar yer yakabileceğinin biram önce bilincine varsan iyi edersin.
META’nın yapabileceği, “delidir, neylese yeridir, gönlünü alalım avantamıza bakalım” anlayışıyla göstermelik makyaj kabilinden birkaç laf uydurup ortalığa “anlaşmaya vardık” havası yaymaktır. Haa… sen akılsız keçilikte ısrarlı olursan sadece kendine edersin. Onlara çok can acıtacak bir zarar verebileceğin hayaline de sakın kapılma, fatura sana kesilecektir.
