ANADOLU YILDIZLARI UZAK ATALARININ İZİNDE DOĞAYI KUTSUYORLAR

Bir önceki Gazeteciler Trajedisine ilişkin yazımda belirttiğim üzere ZK simgesiyle (Z Kuşağı) andığım 40 yaşından küçük kardeşlerim gerçek bir gençler topluluğu olsa da daha büyük bir grubu kapsıyor. Nedeni, 48 yaşındaki Timur Soykan örneğinde olduğu gibi kafa kâğıdı yaşıyla ruh ve yürek yaşı farklı olabiliyor. Bundan böyle sitedeki yazılarımın hedef kitlesi olan bu gruba “Anadolu Yıldızları” diye hitap edeceğim. Gökyüzündeki yıldız yağmuru içinde Anadolu’muzu ışıklandırılan en önemli yıldız tabii ki güneştir. Anadolu Yıldızları işte yobazların/siyaset madrabazlarının her türlü hainlik ve ihanete rağmen karartmayı/perdelemeyi başaramadığı Ata’mızın güneşinin etrafında uçuşan ışıltılı umut pervaneleri.

Gerçek bir Anadolu Yıldızları topluluğu olan ve uzunca bir süredir sessizliğe bürünen “Doğa İçin Çal” dün (9 Aralık Cumartesi) yeniden YouTube’da yayına enfes bir tercihle başladı (Nihavend ve Şehnaz Longalar). Defalarca duygulanarak dinledikten sonra internette videonun altına aşağıdaki yorumu yapştırdım:

Doğa için Çal Grubu Sizler bir harikasınız, siyasal İslam T.C.’yi tüm dünyayla kavgalı ve insanlarımızı birbirleriyle kanlı bıçaklı kılmaya, kadınlarımızı kümesin tavukları gibi göstermeye, 7 yaşındaki kız çocuklarını bile tarikat şeyhlerinin koynuna sokmaya çalışırken Sizler topluca ortak bir insanlık türküsü söylüyorsunuz. Kadim Anadolu değerlerini miras almış Türk insanının etnik köken ya da dini inanç farkları ne olursa olsun birlikte şarkılar söyleyebileceğini dünyanın gözüne sokuyorsunuz. Aralıksız savaşlarla en zayıf ve perişan bırakıldığı bir dönemin sonunda bile yabancı işgal ordularını Mustafa Kemal’in önderliğinde tüm etnik renkleriyle savaşa katılıp yurdumuzdan defeden çılgın Türklerin destanını yazıyorsunuz. İyi ki varsınız. Hiçbirimizin ümitsizliğe hakkı olmadığını hatırlatıyorsunuz. Raf ömrü dolmuş bir aksakaldan sizlere gönülden teşekkürler. SAĞOLUN VAROLUN.

Bu müzik beni bir dinsel seremoni gibi Asya’daki uzak atalarımızın inançlarına götürdü. Halen internette “Tengri” başlığıyla bu en eski Türk dinini açıklayan videolar yer alıyor. Bu inanç 2022 yılı itibariyle Türkiye’ye yasal olarak yeniden girdi. Burhanettin Mumcuoğlu isimli genç bir avukat açtığı davayı kazanarak Türkiye’nin ilk Tengri dinine mensup ismi oldu. Aslında “Tanrı” Tengri’nin günümüz Türkçesindeki karşılığı, sanırım ilerde tercih edilecektir.

Süslümanlar dürüst insanları tiksindiriyor bu yüzden İmam Hatipli bazı gençlerin bile Deizme yöneldikleri medyada yer aldı. Merak ettiğim için epey araştırdım. İnanç her bireyin özelidir bu nedenle çok kısa değineceğim, kimseyi etkilemek istemem. Tengri’nin özünde doğaya ve evrenin akıl almaz büyüklüğüne hayranlık ve derin bir saygı yatıyor. Tanrının gönderdiği iddia edilen yazılı bir kitabı yok. İbadeti tamamen doğaya saygı ve onu koruma kollama üzerine. Bu yüzden insan davranış ve kararlarında akla mutlak öncelik tanınıyor. Geçmişe, özellikle ölmüş atalara ve kurumlara saygı esas. Kısacası inanç olarak Tengri’yi seçtiğiniz takdirde başka dinler mensuplarına da saygılı olmaya mecbursunuz. Lütfen kendiniz araştırın en kolayı internetteki bol malzemeden yararlanmak.

Şaka yollu şu kadarını söyleyeyim: Doğa İçin Çal Üyelerinden Tengri’yi seçenler olursa aralarına mutlulukla katılırım. Doğayı yüceltecek kutsal seremonilerde Anadolu’muzun renkli harika müziği Amerikan’ın Baptistlerini bile kıskandıracaktır. Lütfen aşağıya koyduğum “Doğa için Çal” linkini tıklamayı ihmal etmeyin, siz zararlı çıkarsınız.

https://www.youtube.com/watch?v=hET-pt6R-TU